İstanbul Eyüpsultan’da 7 Mayıs 2024’te özel bir okulda müdür olarak görev yapan emekli öğretmen İbrahim Oktugan (74), disiplin suçu nedeniyle okuldan atılan yabancı uyruklu Y.K.(17) tarafından odasında uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirdi. Cinayeti işledikten sonra 6 saniye içinde okulu tek ederek kaçan Y.K., daha sonra yakalanarak tutuklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca SSÇ (Suça Sürüklenen Çocuk) Y.K. hakkında, “Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Y.K.’ye yardım ettiği iddia edilen SSÇ’ler A.A. ve A.S. hakkında 6 yıl 8 aya kadar, cinayeti azmettirdiği iddiasıyla da Muhammet Günay Gündüz hakkında da 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu SSÇ Y.K., ile sanık Muhammet Günay Gündüz ve 2 tutuksuz SSÇ katıldı. İbrahim Oktugan’ın eşi ve oğlu ile tarafların avukatları da duruşmaya karıldı.
“SÜREKLİ SİLAH KULLANAN BİRİYİM”
Mahkemedeki savunmasında amacının İbrahim hocayı yaralayıp korkutmak olduğunu öne süren Y.K., sanık Muhammet Gündüz’ün kendisini kışkırtıp yönlendirdiğini iddia etti. Kavgacı biri olmadığını söyleyen Y.K., okulda ırkçılığa maruz kaldığını öne sürerek, her şeye sinirlenen biri olduğunu savundu. 17 yaşında olmasına karşın sürekli silah kullanan biri olduğunu da itiraf eden Y.K., okuldan atıldığını ve yerinde kim olsa bu olayı yaşayacağını savundu.
‘YARDIM’ İDDİALARINI REDDETTİLER
Tutuklu SSÇ A.S. ise olaydan haberinin olmadığını, kapıya yakın olduğu için açtığını, daha sonra ise kantine gittiğini ve silah sesi duyduğunu anlatarak, Y.K.’ye yardım ettiği iddialarını reddetti. Diğer SSÇ A.A. ise Y.K.’nin, eski hocalarını ziyarete geldiğini söyleyerek kapıyı açmalarını istediğini ancak kendisinin açmadığını belirterek, Y.K.’nin bir öğretmenine hakaret ettiği için okuldan atıldığını bildiğini anlattı.
“SÜREKLİ BÖYLE ŞEYLER YAPAN BİRİ”
Azmettirici olmakla suçlanan sanık Muhammet Gündüz ise olaydan önce Y.K. ile konuşmalarında İbrahim hocanın adının bir kez bile geçmediğini, kendisine “karnına vur” demediğini, Y.K.’nin iddia ettiği gibi İbrahim hocanın küfrettiğini duymadığını, Y.K.’nin İbrahim hocanın üzerine yürüdüğünü, sürekli böyle şeyler yapan ve silahla gezen biri olduğunu anlatarak, kendisinin onu kışkırtmadığını, aksine tartışma günü Y.K.’yi kolundan tutup dışarı çıkardığını savundu.
“ŞEHİTLİĞİ VERİLMEDİ”
İbrahim Oktugan’ın eşi emekli öğretmen Fatma Oktugan, eşinin 56 sene bu ülkeye hizmet ettiğini ifade ederek, “Çocukları, ülkesini, insanları çok severdi. Herkesin hayatına dokunan biriydi. Eşim değil bana kötü bir cümle kurmak, benden bir bardak su istememiştir. Bırak okulda o kelimeyi söylemeyi, ben o kelimeyi hayatımda bir kere duymadım eşimden. Benim okul müdürümdü, ben de emekli öğretmenim. Bunu hak edecek nesi vardı. Emekli olmuştu, rica ettiler orda danışmanlık yaptı. Şikayetçiyim. Eşimin kanının yerde kalmasını istemiyorum. Adalet istiyorum. Şehit dediler, şehitliği verilmedi. Bunu hak edecek ne yaptı” dedi.
İbrahim hocanın ailesinin avukatı İbrahim Ethem Abikoğlu, Y.K.’nin yaşının daha büyük olduğunu düşündüklerini ve kemik yaşının tespit edilmesini talep etti
TANIKLAR DİNLENECEK
Ara kararını açıklayan mahkeme, müşteki avukatının taleplerinin bir sonraki duruşmada değerlendirilmesine, gelecek duruşmada tanıkların dinlenmesine ve tutuklu SSÇ’lerin tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 6 Mayıs’a erteledi.
More Stories
Kastamonu’da Zincirleme Kaza: 1 Yaralı
Cemal Şakar’dan Sait Faik Analizi
Erciyes’te kar kalınlığı 80 santime ulaştı