Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ihalenin ardından ilk 5G hizmetlerinin 1 Nisan 2026’da devreye alınacağını açıkladı. Toplamda 400 MHz’lik frekans alanı, yaklaşık 2 milyar dolarlık bir bedel karşılığında operatörler arasında paylaştırılacak. Yetkilendirme süresi 2042 yılına kadar geçerli olacak. Operatörler ayrıca 2029’dan itibaren cirolarının yüzde 5’ini BTK’ya ödeyecek.
Ancak rakamların ötesinde, bugün yaşanan gelişme Türkiye’nin dijital altyapısında köklü bir değişimi işaret ediyor. 5G yalnızca daha hızlı bir internet bağlantısı değil, neredeyse tüm sektörlerin işleyişini dönüştürecek bir sıçrama anlamına geliyor.
HAYATIMIZA NASIL YANSIYACAK?
5G ile birlikte saniyede onlarca gigabit hızlara ulaşan veri aktarımı mümkün olacak. Gecikme süreleri milisaniye düzeyine ineceği için, uzaktan kontrol sistemleri, bulut tabanlı oyunlar, artırılmış gerçeklik uygulamaları ve otonom araçlar çok daha verimli çalışacak.
Bir örnekle anlatmak gerekirse, 4.5G’de 1 dakikada indirilen bir 4K film, 5G ile yalnızca birkaç saniyede indirilebilecek. Yani “yükleniyor” ibaresi hayatımızdan yavaş yavaş silinecek. Yine de 5G’nin en önemli yeniliği hız değil gecikme sürelerindeki düşüş olacak.
Ancak 5G’nin asıl etkisi bireysel kullanımdan çok endüstriyel alanda hissedilecek. Nesnelerin interneti (IoT) sayesinde şehir altyapılarından fabrikalara, hastanelerden okullara kadar her alanda milyonlarca cihaz birbirine bağlanabilecek. Akıllı şehir uygulamaları, trafik yönetimi, enerji verimliliği ve çevresel izleme sistemleri gibi alanlarda gerçek zamanlı veri paylaşımı mümkün hale gelecek.
SAĞLIKTAN EĞİTİME, TÜM SEKTÖRLERDE DÖNÜŞÜM
5G’nin en kritik alanlardan biri sağlık sektörü olacak. Uzaktan hasta takibi, yüksek çözünürlüklü görüntü aktarımı ve hatta robotik cerrahi sistemlerinin yönetimi artık daha güvenli hale gelecek. Örneğin, kırsal bir bölgede bulunan sağlık merkezinde, büyük şehirdeki uzman doktorlar 5G bağlantısıyla anlık müdahale yapabilecek.
Eğitimde de yeni bir dönem başlayacak. Artırılmış ve sanal gerçeklik destekli dersler, öğrencilerin dünyanın öteki ucundaki laboratuvarları “sanal olarak” deneyimlemesini sağlayacak. Üniversiteler, sanal kampüslerle 5G’nin sunduğu hız ve düşük gecikmeden yararlanacak.
Oyun dünyasında ise bulut oyun teknolojisi ön plana çıkacak. Artık güçlü donanıma sahip bir bilgisayara ihtiyaç olmadan, yüksek grafik kalitesine sahip oyunlar 5G bağlantısı üzerinden takılmadan oynanabilecek. Kısacası, evdeki internet hızı ile mobil hız arasındaki fark ortadan kalkacak.
EKONOMİK VE TEKNOLOJİK ETKİLER
5G yatırımı aynı zamanda Türkiye’deki üretim, enerji, ulaşım ve e-ticaret sektörlerini de doğrudan etkileyecek. Uzmanlara göre bu dönüşüm, verimlilikte yüzde 20’ye kadar artış ve yeni iş kollarının doğması anlamına geliyor. Lojistik firmaları gerçek zamanlı izleme sistemleriyle teslimat süreçlerini optimize ederken, fabrikalar da “akıllı üretim” modeline geçebilecek.
Yerli teknoloji şartı ise bu sürecin en önemli unsurlarından biri. İhaleye katılan operatörler belirli oranlarda yerli donanım ve yazılım kullanmakla yükümlü olacak. Bu şart, hem Türk üreticiler için yeni bir pazar oluşturacak hem de ülkenin dışa bağımlılığını azaltacak.
Ancak bu adımın bazı riskleri de var. Altyapı yatırımlarının yüksek maliyeti, kur dalgalanmaları ve enerji tüketimi, operatörlerin kârlılığını zorlayabilir. 5G teknolojisinin yoğun hücre istasyonlarıyla çalışması enerji tüketimini artırabileceği için çevresel sürdürülebilirlik konusuna da dikkat çekiliyor.